Merhabalar değerli NFLTR okurları. Minnesota Vikings’in şahane sezon başlangıcının ardından yaşadığı süreci değerlendirmek için, ben Abdullah Emir Güzeler karşınızdayım. Sezona 5-0 ile giriş yapan Mor-Sarılar üst üste önce NFC Kuzey grup içi rakibi Detroit Lions’a ardından Perşembe gecesi LA Rams’e kaybederk hem derecesini 5-2’ye geriletti hem de kendisi hakkında yapılan “pretender” yorumlarını güçlendirdi. Peki bu acımasız eleştirilerin gerçeklik payı ne?

Öncelikle Vikings’in tüm tarihinin dalgalı denizlerde geçtiğini ve taraftarlarının bu iniş çıkışlara alışkın olduğunu belirtmekte fayda var. Öyle ki bu iniş çıkışları yıllar boyu o kadar fazla izledim ki beni yazmaya itti ve bunun sonucunda 26 Ekim 2023 tarihli “Tahmin Edilemezler” isimli yazıyı yayınladım. Bu yazıda da belirttiğim gibi bu takım yıllardır “Herkesi yenip, herkese yenilebilecek’’ tek takım.

Vikings’in 5-0’lık başlangıcını, defansın ne kadar iyi işlediğini ve Darnold’ın ne kadar iyi oynadığını zaten bir önceki yazımızda konuşmuştuk. Şimdi bunları bir kenara bırakıp bu takımın neden üst üste iki mağlubiyet aldığını ve bunun geleceğe yönelik nasıl sinyaller verdiğini konuşmakta fayda var.

İlk olarak; hayır, Minnesota Vikings şans eseri 5-0 başlamadı ve bu mağlubiyetler takımı tepetaklak etmeyecek. Vikings bu mağlubiyetlerin ilkini sezonun -bana kalırsa- en iyi takımına, Detroit Lions’a karşı aldı. Detroit bu sezon tüm hücum istatistiklerinde yeri göğü oynatan, “şıkır şıkır” bir takım. Ligde henüz onların hücüm hareketliliğine cevap verebilmiş bir takım olmadığı gibi; normal sezonun kalan kısmında da cevap verecek bir takım olduğunu düşünmüyorum. Hal böyleyken Lions’a karşı oynanan maça göz attığımızda; maçın son dakika alan golü ile Lions lehine bittiğini ve Vikings karar mekanizması biraz daha iyi çalışsaydı, son dakikalardaki zaman yönetimlerinde KOÇ hata silsilesine girmeseydi Vikings bu maçı rahatlıkla kazanabilecek pozisyona getirdi. Her ne kadar doğrudan grup içi rakibe karşı maç kaybetmek kötü olsa da Vikings bu maçla beraber ligin en dominant takımına cevap verebilecek güçte olduğunu ve bir adım kadar uzağında olduğu göstermiş oldu. Son dakikalarda yapılan karar hataları düzeltilmeyecek, üstüne çalışılmayacak kadar vahim nitelikte olmadığı için Lions mağlubiyeti hem takımın üzerindeki ‘namağlup’ baskısını kaldırdı hem de sezonun kalanında çıkartılması gereken dersleri çıkartmak için kuzey ekibine fırsat verdi.

Perşembe gecesi alınan Los Angeles Rams mağlubiyeti ise kabul etmek gerekirse bir hayal kırıklığı idi. Vikings defansif anlamda HER ŞEYİ yanlış yaparak maçı kaybetti. Bir süredir öve öve bitiremediğimiz DC Brian Flores hepimizi hayal kırıklığına uğratmış olsa da defansta Blake Cashman’ın eksikliği hissedildi. Normalde tabiri caizse rakip QB’nin aklıyla oynama yoluna giden ve bunu C.J. Stroud, Jordan Love, Brock Purdy ve Aaron Rodgers gibi elit ve elit adayı QB’lere karşı çok iyi şekilde uygulayan Flores savunması bu defa biz Vikings taraftarlarının aklıyla oynama yolunu seçerek Matthew Stafford’u baskısız ve olabildiğince serbest bıraktı. Geçtiğimiz hafta içinde Vikings’e takas dedikoduları çıkmış olan Stafford ise dört TD pası ve harika bir QB reytingi ile Mor-Sarıların pas savunmasını paramparça ederek savunmadaki acil durum sinyallerinin çalmasına vesile oldu. Bunun üstüne hafta içinde basının karşısına geçen Flores “buradaki herkesin uyanması gerekiyor” şeklinde konuşarak gerekli mesajı verip takımın bir şeyleri düzeltmek için çabaladığını belirtti.

Sezon başından bu yana yaşanan sakatlık sorunu bu maç sonrasında T.J. Hockenson ve Risner’ın dönüşüyle bitmiş sansak da takımın gizli süperstarı Christian Darrisaw’ın sezonu kapatmasıyla Vikings O-Line’ı alarm verdi. Neyse ki G Dalton Risner’in dönüşü ve Jaguars’dan takas edilen Cam Robinson’un gelişi ile -her ne kadar Darrisaw’ın yokluğu yine de aranacaksa da- Vikings O-Line’ının eli biraz rahatlamış oldu. Ufak bir bilgi notu olarak ise Cam Robinson’un kontratı sezon sonu sona erecek ve hem şu an Vikings tarafından karşılanan iki milyonluk çok çok az maaşı olduğu gibi hem de yeni sezonda Robinson farklı bir takıma imza attığı takdirde Vikings ‘’telafi draft seçimi’’ne sahip olacak. Kısacası bu takas Mor-Sarılar için bir yönetim başarısı olarak anılabilir.

Peki bundan sonra biz Vikings taraftarlarını ne bekliyor? Yine elem yine keder mi?

Cevap yine basit; sanmıyorum. Ligin en zor giriş fikstürlerinden birini oynayıp 5-2 çıkan Vikings’in önündeki 5 maçın 5’i de birbirinden kolay, sadece bu sürecin son maçında oynayacakları Cardinals mücadelesi zor geçmeye teşne olsa da toparlanmış ve gerekli hamleleri yapmış olan Vikings karşısında şansları olduğunu düşünmüyorum. Kuzey ekibi zorlu fikstür ardından kolay fikstürde kendilerinden bekleneni yerine getirirse kolaylıkla 9-3 ya da 10-2 gibi çok iyi bir derece ile playoff yerini sağlamlaştıracak ve tüm sakatlarının olası dönüşü ile tekrardan Super Bowl adaylığı iddiasını koruyacaktır.

Vikings’in, star TE T.J. Hockenson’un dönüşü ile pas hücumundaki etkinliğini arttıracağı aşikâr olsa da savunma anlamında kendilerinin yapması gereken bir şey var; ALL-IN TAKAS. Tarihi boyunca hiç şampiyonluk kazanamamış olan Vikings, hiç şampiyon olmayan en iyi iki takımdan biri konumunda ve istatistikleri o kadar iyi ki, birçok şampiyonluk görmüş takımın dahi çok üstünde bir kazanma/kaybetme oranına sahip. Hal böyleyken bu sezon elinde iyi bir çekirdek ile şampiyonluk şansı geçen kuzey ekibinin bir başka avantajı da genç oyuncu seçimlerini yapmış, gelecek sezon itibariyle tonla maaş bütçesi boşluğuna sahip bir takım olması. Vikings’in yeni bir draft sınıfından alınacak yeni genç potansiyellere -şu an için- ihtiyacı yok ve bu sezon şampiyonluğu kazanması için bilhassa süperstar savunma oyuncularını takıma takas yoluyla katmaları gerekiyor. Başta taraftarın en çok istediği Dexter Lawrence ve Jaycee Horn olmak üzere bu sezon kötü giden takımlardan D-Line ve Cornerback oyuncusu takviyesine ihtiyaç olduğu ortada ve yukarıda belirttiğim üzere Vikings’in bunu yapmamak için hiçbir sebebi yok. Yeniden yapılanmaya girmeden bunca genç potansiyele sahip olup gelecek sezon için tonla maaş bütçesine sahip bir takımın şampiyonluk iddiası, bir takımın makus talihini yenmesi için çok büyük bir fırsat. Kim bilir belki de Vikings bu fırsatları iyi değerlendirirse yeni bir dominasyonun kapısını aralarız…