Uzun bir aradan sonra herkese iyi günler, yazı yazmaya uzun bir ara verdim, ama football’dan uzaklaştığım için değil. Aksine pek çok cephede football adına organizasyonlar gerçekleştirdiğim için. Şu an da yazacak çok şey birikti, ancak zaman ve enerji meselesi söz konusu.
Öncelikle Antrenörlük Semineri ile ilgili bilgi vermek isterim. Bilindiği üzere daha önce EFAF ve IFAF Kongreleri esnasında tanışma fırsatı bulduğum ve uzun süredir ortak bir çalışma üzerinde görüştüğümüz EFAF Teknik Direktör’ü Paul Vincent Miraval ve hem EFAF hem de IFAF’ın Teknik Komite üyesi Giorghio Longhi ile ülkemizde 2 aşamalı bir antrenörlük semineri gerçekleştirdik. Program EFAF’ın tüm ülkelerde uyguladığı standart programdı. Bizden konu ya da içerik hakkında bir talepleri olmadı. Kendi formatlarında bir eğitim verdiler.
Verilen eğitimin en çok üzerinde durulan konusu sporcu sağlığı konusuydu. Her iki Coach da geçtiğimiz yıl “Concussion” neticesinde ülkelerinde yaşanan ölüm vakaları sebebiyle ekstra hassas bir sunum yaptılar. Ne yazık ki kural değişiklikleri, doğru ekipman kullanımı ve iyi bir Coaching bile bazen bu tür acı olayları engelleyemiyor. Ülkemizde ise durum çok daha tehlikeli bir noktada…
Kural bilgisi ve uygulama kabiliyeti çok değişken olan bir hakem grubu, çoğu takımda yetersiz ya da eski malzeme ve pek çok takımda football dinamiklerine tam anlamıyla vakıf olamamış bir Coach… Coach diyorum, zira ülkemizde ısrarla anlaşılmayan bir diğer husus da, bizim yaprığımız sporun tek bir Coach ile idare edilemeyeceği, minimum üç kişilik bir Coaching Staff bulundurulması gerektiğidir. Sahip olduğumuz Coach’ların da bir kısmı fundamental, basic bakımından oldukça yetersiz, sadece playbook hazırlama ve oyun çizme konusuna endeksli bir Coaching stili geliştirmiş durumdalar.
Peki, ülkemizde bu kadar gerekli ve öncelikli olan bir yaraya ilaç olacak Antrenörlük eğitiminin İstanbul ayağına İstanbul takımlarından sadece beş, Ankara ayağına da Ankara’dan sadece Alexander Ayman Mahmoud’un katılım göstermiş olması nasıl bir ironidir? Yaptığımız spora gerçekten ne kadar değer veriyoruz acaba? İlla ciddi bir sakatlık yaşanması mı gerekiyor şapkaların önümüze konması için?
Milli Takım ile ilgili gelişmelere ilerleyen süreçte değineceğimi belirterek Eurasia Junior Bowl’a geçmek isterim. Pek çok şehirden ve takımdan 60’a yakın U19 sporcusunun katılımı ile güzel bir organizasyon gerçekleştirdik. Bu konudaki gelişmeleri sitemizden de takip etmiştir ilgilenenler. İlerleyen dönemde Genç Milli Takım’ın iskeletini oluşturmasını planladığımız bu oluşum ile ilgili ilk adımı başarı ile attığımıza inanıyorum. Bu konudaki çalışmalar devam edecektir. Liglerin ve okulların kapanmasını takip eden zaman diliminde bir kamp daha gerçekleştirilmesi düşünülüyor. Bu konuda gerekli duyurular yapılacaktır.
Gelelim TAFL cephesine. Cavaliers’ın resmen kapanmış olması ve DAÜ’nin erken havlu atması ile play-out takımları belli oldu diyebiliriz. İlerleyen süreçte Gazi Warriors için Hacettepe Red Deers ile yapacakları maç play-off durumlarını belirleyecektir. Boğaziçi Sultans ise İTÜ Hornets’a hükmen mağlup olmalarından kaynaklanan puan kaybı ile bir maçta iki mağlubiyet yaşamış oldu. Bu durumda, Hacettepe Red Deers’ın Gazi Warriors’u mağlup etmeleri durumunda Sultans’ın ligi ikinci bitirmeleri beklenmekte. İTÜ Hornets, ODTÜ Falcons ve Ankara Cats için asıl maçlar şimdi başlıyor diyebiliriz. Farklı kazandığı Cats maçı sonrası ODTÜ ligi 4. Sırada tamamlamaya en yakın takım. Hükmen kazandığı Boğaziçi maçı ile de İTÜ Hornets Ankara Cats önünde avantajlı gözükse de, aynı galibiyet durumunda takımların kendi aralarında yaptıkları maç tie breaker olacağı için Ankara Cats – İTÜ Hornets maçı İTÜ açısından kilit önemdeki bir diğer karşılaşma olacaktır. Elbette ki İstanbul temsilcisi ODTÜ maçını kazandığı takdirde ligi 4. Bitirme adına çok önemli bir adım atmış olacaktır. Bu üç takımın çekişmesi bana göre zirvedeki çekişmeden çok daha heyecanlı olacaktır.
İkinci Lig’de ise durum çok daha renkli. Sakarya Tatankalar, Yeditepe Eagles ve Koç Stallions grup liderliği için mücadele etmeye devam ediyor. Stallions Tatankalara yenilmiş olsa da, Yeditepe Eagles’ın ay sonunda Tatankaları yenmesi Stallions’a üçlü averaj şansı getirecektir. Eskişehir Anadolu Rangers iki mağlubiyetle lige erken havlu atarken, Selimiye Parslar tecrübe kazanmak ve azami sakatlıkla ligi tamamlamak için mücadele verecektir.
Diğer grupta ise ertelenen Süleyman Demirel Üniversitesi – Ege Üniversitesi maçı zirveyi belirleyecektir. Efeler aldıkları Spartans mağlubiyeti üzerine ligde iddiası kalmayan Mustangs karşısında hükmen yenik sayılarak -3 puana düşmüş durumdalar. Bu durum da olası bir geri dönüş şanslarını ortadan kaldırmakta. Bu grubun lideri için kalan en önemli müsabaka DAÜ Crows maçı olacaktır. Kişisel kanaatim 2. Ligde yer alan takımların kendi aralarında çok büyük bir oyun kalitesi, organizasyon şeması ve Coaching farkı bulunduğu yönündedir. Bu sebeple, 1. Ligin 12 takıma çıkacağı, İkinci Ligin daha geniş bir zaman dilimine, deplasmanlı müsabakalar şeklinde yayılacağı bir yapı daha sağlıklı olacaktır. Her takımın birbiri ile hem iç saha, hem de deplasman maçı oynayacağı bir format hem daha adil olacaktır, hem de saha içi ve saha dışı organizasyonları görmek açısından daha verimli olacaktır.
Gelelim tahminlere. 1. Lig maçlarında Hacettepe Red Deers Devrim Stadı deplasmanında ODTÜ Falcons karşısında favori gözüküyor. Ancak Falcons farklı kazandığı Cats maçı sonrası, iyi tanıdığı bir sistemde mücadele eden Red Deers’a sürpriz yapabilecek potansiyele sahip. Pas oyunlarının kilidi açacağı, ancak koşu oyunlarının possession ve oyun kontrolu sağlayacağı karşılaşmada Hacettepe tam kadro çıkar ve kritik hatalar yapmazsa kazanır diye düşünüyorum. Yine de ODTÜ’nün dişli bir takım olduğunu ve maça ortak olacak kozlara sahip olduğunun altını çizmekte fayda var. Haftanın kesinlikle en izlenmesi gereken karşılaşması olacaktır. Burak Şenyuva’nın da dönüşü ile Gazi Warriors’un DAÜ Crows karşısında çok fazla zorlanmadan galip geleceğini düşünüyorum. Kıbrıs ekibi eski oyuncuları Mümin, Hüseyin, Eren ve Kaan gibi pek çok silaha sahip olmalarına rağmen saha içi ve saha dışı organizasyonda sıkıntı yaşıyor gibiler. Az personelle çok iş yapmaya çalışan DAÜ’nün ilerleyen süreçteki en önemli karşılaşması play-out müsabakası olacaktır. Ki bu müsabakayı fazla zorlanmadan aşacağını düşünüyorum. Boğaziçi Sultans da Ankara Cats önünde favori ve gerek maçı, gerekse oyuncularını fazla riske atmadan, maçı erkenden koparmak için mücadele eden taraf olacaktır. Ankara Cats ise iyi başladığı ligde üst üste aldığı yenilgilerle odak kaybetmiş izlenimi vermekte. ODTÜ Falcons karşısında aldıkları farklı mağlubiyet de bunun göstergesi. Toparlandığı takdirde ligin üst sıralarını zorlayacak bir ekip olan Cats’in kritik maçı İTÜ Hornets maçı olacaktır.
İkinci lig için de son derece kritik bir hafta. Yeditepe Eagles karşısında alınacak bir galibiyet Sakarya Tatankaların 1. Lige yükselmesi anlamına geleceği için düğüm haftalardan biri diyebiliriz. Yeditepe Eagles’ın sahadan galip ayrılması durumunda ise Eagles’ın Koç Stallions maçını beklememiz gerekecek. İzmir derbisi ise kesinlikle diğer grubun en izlenmeye değer müsabakası olacaktır. Bu iki ekip arasındaki ezeli rekabet İzmir’deki football’un gelişmesi açısından da çok önem taşımaktadır. Süleyman Demirel Spartans’ın Meski Mustangs karşısında favori olduğu müsabaka ile Eskişehir Anadolu Rangers’ın Selimiye Parsları karşısında zorlanmadan alacağı galibiyet ligdeki sıralamayı etkilemeyecek müsabakalar arasında yer almaktadır.
30-31 Mart 2012 tarihlerinde Berlin’de yapılacak EFAF Genel Asemblesi Avrupa’daki football camiası için son derece önem taşımakta. Buradan çıkacak sonuçlar Avrupa’daki şemanın ilerleyen dönemde nasıl şekilleneceği konusunda bize fikir verecektir. Katılımım durumunda gelişmeleri buradan sunmaya devam edeceğim.
EFAF Başkanı Robert Huber geçen hafta gönderdiği e-mail’de Romanya ile Bükreş’te yapacağımız ilk milli maçımızı EFAF’ın tanıyacağı ve destekleyeceğini bildirerek bizleri sevindirmiştir. Gözlemci, hakem ve eğitimci göndererek Romanya’daki programa katkı sağlayacağını bildiren Robert Huber’i Romanya’daki football programının başında bulunan Ahmet Yay ile irtibata geçirerek organizasyonun kapsamının genişletilmesi için atılan adımlar meyvalarını vermeye başaldı. Maç tarihi 5 Mayıs 2012’dir ve bu doğrultuda kamp yeri ve tarihi en az iki hafta öncesinden duyurulacaktır. İlerleyen süreçte gelişmeleri buradan takip edebilirsiniz.