Biricik ligimiz NFL’in ikinci haftası da göz açıp kapayıncaya kadar tamamlandı. Sene başında en güçlü takım olarak gösterilen bazıları (Russell, Andrew, oturun sıfır!) ikide sıfır çekerken, müzmin kaybeden muhteşem beşli bu hafta sürpriz yaptı. Kırılan kemikler, kırılan kalpler (Jerry Jones), paragözler (Kam) ve daha neler neler. Bu curcunada kaybolmak için elbette NFLTR’yi takip edeceksiniz. Geçen haftaki gündemde diğer yazar arkadaşları fazlaca gölgede bıraktığım için de bu haftaki gündem sorularını belirleme görevi bana verildi. Şaka bir yana, Türkiye’ye NFL’i yakından takip eden çeşitli background’lardan futbol insanlarının (New York’lu malum şahıs yüzünden “futbol adamları” diyemiyoruz) görüşlerini merak ettiğim sorularımıza geçebiliriz…
Tom Brady’nin 38 yaşında başladığı sezondaki ilk iki maç gösterdiği performans tamamen geçtiğimiz aylarda başından geçen top havası indirme sirkine bağlanabilir mi? Öyle ise bir oyun kurucunun sahadaki oyunu hislerinden bu kadar etkilenmeli mi? Değilse nasıl oluyor da oluyor
Görkem Şahinoğlu: Tamamen bağlanamaz ama etkili olduğu söylenebilir. Sonuçta Tom’un yeteneğinden kimsenin şüphesi yok ancak bu olay vuku bulmasaydı yine aynı acımasızlıkla sezona başlar mıydı? Muhtemelen hayır. Brady her şeyden önce hakkında şüphe edenleri yanıltmak için ekstra bir motivasyonla oynuyor ve Gronkowski denen üstün bir silaha sahip olmanın tüm avantajını kullanıyor. Ayrıca dikkat etmek gerekir ki bu iki maçta da inanılmaz bir agresiflikle kullanıyor onu Belichick. Baktığımız zaman Brady ilk maçta 32 kez ikinci maçta ise tam 59 kez pas atmış. Haliyle iki maçta Brady’ye 91 kez pas attırırsanız sonucun bundan farklı olmasını beklemek yersiz olacaktır. Bunda güvenilir bir koşu hücumunun olmaması da etkili olmuştur muhakkak ancak tüm sezon böyle devam edeceğini düşünmüyorum. Elbet bir noktada soğuyacaktır.
Berkan Uzun: Tom Brady zaten hali hazırda iyi bir oyuncu takım da bir o kadar iyi… 38 yaşında bir oyuncuyu skandallara karıştı diye bitirmeye çalışmak ne kadar ters tepmiş olabilir bilemiyorum ama Brady’i kesinlikle fişeklemiş durumda. Baskette eli sıcak diye falan deyim vardır ama Brady şu an alev almış gidiyor. Saçma sapan bir sakatlık geçirmezse de sezonu böyle bitirirler gibi gibi… Bir de şöyle bir gerçek var geçtiğimiz sezon skandallarla son saniye toplarıyla vs. vs. son şampiyon takımdan bahsediyoruz böyle olması çok normal.
Berk Orkun: Brady gibi inanılmaz bir “killer instinct” e sahip oyuncunun da böyle bir dönüş yapması beklenirdi diye düşünüyorum. Herkese her şeyi yeniden kanıtlama hırsı takıma inanılmaz bir momentum kazandırmış durumda, fakat büyü bir yerde bozulacak. Brady 35’in üzerinde ve kendini şu an son viteste kullanıyor, ligin yarısına kadar bu tempoda maçlar çıkarmaya çabalaması ilk etapta kendini, sonra da takımı zedeler. Etkilenmeli mi sorusuna gelirsek, bence vasat performanslar çıkarsa Amerikan medyası tarafından “ne oldu, oynayamıyor musun topların olmadan” baskısı kurulacaktı, o yüzden böyle çıkması onun hayrına en doğrusu. Ayrıca böyle bir skandaldan duygusal olarak etkilenmeden çıkabilecek açıkçası aktif oyunculardan kimseyi sayamam. Belki Peyton amca.
Seattle’ın 0-2 pozisyonuna düşmesi sizce rakiplerinin zorluğundan mı? Kam Chancellor paragözlük etmeyip takıma dönse farklı bir durum olur muydu? Jimmy Graham neden bu kadar etkisiz kaldı? Milyonlarca doları bağladığınız oyun kurucuyu bakkala çocuk gönderir gibi sağa sola koşturmak doğru mu?
Görkem Şahinoğlu: Rakiplerden çok kendileriyle alakalı olduğunu düşünüyorum. Pete Carroll hala Super Bowl’daki son saniye play call’unun etkisindeki enteresan kararlar almaya devam ediyor. Rams maçını tamamen coaching kaynaklı kaybettiklerini düşünüyorum. Packers maçında ise kesinlikle Chancellor’ı aradılar. Olsa durum farklı mı olurdu tarzında bir yorumda bulunma doğmamış çocuğa don biçmekle eş değer olacağından yorum yapmayacağım ama şunu söyleyebilirim ki bu maçta da kendi kendilerini mağlup ettiler. Michael Bennett belki ligin en iyi pass rusher’larından ama tüm maç dalga geçer gibi offside’a düştü. Bunda Rodgers’ın da hakkını vermek gerek ama bu kalibredeki takımın bu kalibredeki oyuncusunun yapmaması gereken hatalardı. Graham mevzusuna gelince yine yönetimsel bir sıkıntının olduğunu düşünüyorum. Ben run first takımım diyorsan zaten en başında koşu hücumunun en etkili elemanlarından birini verip ligin blok yapmakla alakası olmayan birkaç tight end’inden birini almazsın. Ha aldın diyelim o zaman da bir planın olmalı. Hadi fırsat bulamazsın ayrı konu da koca maç Graham için çizilen set görmedik desek yeridir. Seahawks elinde Cadillac varken Ford’a biniyor, bir an önce Graham’i etkili şekilde kullanmaya başlamaları lazım.
Berkan Uzun: Milyonlarca dolar verdiğim QB’nin eğer yetenekleri arasında koşup maç kazandırmak varsa onud a yapacak tabi ki de. O parayı hak edEcek canım. Şaka bir yana Wilson’u Wilson yapan özelliklerden birisi bu. Hazır yaşı da gençken çocuk koşsun dursun. Ne zaman Seattle iyi bir WR kadrosu kurar o zaman çocuğu belki biraz daha az kullanıp koşturmazlar. Şuanki hücum silahlarına bakarsak Wilson çok koşacak gibi duruyor. Graham konusuna gelince çok iş yapar diye düşünüyordum ama hiçbir şey yapamadı desek yeridir. En azından bir redzone tehlikesi falan diyeceğim ama tık yok. QB ile arasındaki kimya zamanla oturdukça o da kendini gösterecektir diye umuyorum ama henüz gözle görülür bir artış yok performansında. Chancellor yani büyük bir güç evet ama bir oyuncu gitti diye de bu kadar salmamak lazım.
Berk Orkun: Graham konusundaki sıkıntı, pass-catcher’lıktan blocker görevlerine atanması. Kariyerinin hiçbir döneminde iyi bir blocker olmadı, şimdi de Seahawks koşu oyununun selameti adına kurban ediliyor. Hava hücumunu tehlikeli hale getirmek için aldığınız adamı backfield’da kullanırsanız ki bir de bu adam Jimmy Graham ise, bu ligde gülüşmelere yol açarsınız. Kam Chancellor mevzusunu yadırgamıyorum, aksine “Wagner’e bu parayı verdiniz, hani bana?” demesi bence bireysel olarak açıklanabilir bir davranış. Seahawks inanılmaz bir defans kurdu, ancak işler eninde sonunda bu noktaya gelecekti. Herkesi birden ellerinde tutamazlar, bu yüzden Kam bence sadece başlangıç. Irvin ve Wagner krizlerini iyi kotardılar, fakat zurna artık zırt diyecek gibi.
Dallas Cowboys nispeten güçsüz NFC East grubunda ilk iki maçını alarak büyük avantaj sağladı, ama ilk hafta kaybedilen Dez Bryant’ın peşinden bu hafta da Tony Romo’nun köprücük kemiği kırıldı. Romo’nun yaklaşık iki ay sahalardan uzak kalabileceğini de düşünerek, NFC East tekrardan ortada mı? Dallas’ın playoff kontenjanından düşmemesi için ne yapması gerekir? Brandon Weeden idare edebilir mi?
Görkem Şahinoğlu: Bu iki oyuncu sağlıklıyken bile Dallas geçen sezonki dominant oyununu gösteremiyordu zaten. Şimdi sadece hücumun değil tüm takımın en etkili iki elemanı da resmin dışındayken NFC East kesinlikle ortada bir division. Tahminimce DeMarco Murray’yi en çok bu dönemde arayacaklar çünkü ellerinde hücumu sırtlayacak bir running back yok artık ki bu noktada da Murray’nin gerçek değerini görmüş olacağız. Weeden geçtiğimiz iki sezonda gelişim göstermiş olsa da hala güvenilirlikten oldukça uzakta. Jones’lardan gelen haberlere göre de Weeden ile devam edip serbest oyunculardan birini backup olarak getirecekler. Gönül isterdi ki Jerry Jones bir çılgınlık yapıp RGIII’yi Texas’a geri getirsin ama bu özellikle finansal açıdan pek mümkün gözükmüyor. Benim karanlık fantezilerimi süsleyen teori ise Zach Mettenberger’in takasla alınması ama bu da çok mümkün değil. Dallas’ın Romo dönene kadar playoff avında olabilmesi için gece gündüz Weeden’ın Jon Kitna’ya dönüşmesi için dua etmesi gerekiyor.
Edit: Bu satırlar yazılırken Cowboys, Matt Cassel’i takas etti.
Berkan Uzun: Yani ne diyeyim konu Cowboys olunca bir duygulanıyorum hüzünleniyorum bişiler bişiler. Sezon açılış maçında yıldız WR’ın sakatlanıyor. Bir sonraki maç oyun kurucunu kaybediyorsun. Bütün bunlara rağmen takım 2-0. Weeden girdiği andan itibaren kusursuz oynadı. Tek sıkıntı WR sorunu yaşayacak olması takımın. Dez gittiğinde yerine Williams’ı koyduğumuzda diğer tarafından gelen bir WR yok. Beasley, Witten ve Escobar üçlüsü ile idare ediyor takım şuan ama bir alternatif kesinlikle gelmeli. Birde arkadan bu arkadaşlara katılan Dunbar var. Matt Cassel’ide almış takım hmm… Şimdi biraz daha iyi olur gibi gibi…
Berk Orkun: NFC East’ten başlayayım, en muallakta olan grup olabilir. Eagles berbat durumda, Redskins için savunma babında işler oldukça iyi ama hücum bu momentumu ne kadar sürdürebilir soru işareti, Giants basit matematik öğrenemezse bence onların işinin sonu da hayır değil. Dallas bu kadar iyi başladığı bir sezonda en önemli iki oyuncusunu kaybederek grubu iyice ateşe attı denebilir. Hala burun farkıyla grup liderliği pozisyonu için favori onlar, fakat ben Weeden’ın onları taşıyabileceğini düşünmüyorum. Jones acilen bir QB için takasa girmek zorunda, eğer bu sezon için iddiali konuma gelmek istiyorsa. Eğer kalburüstü bir QB’ye kaskı emanet ederse, Dallas playoff kontenjanında olmaya devam edecek, aksi takdirde klasik bir Cowboys sezonu izleyeceğiz.
Washington Redskins, Jacksonville Jaguars, Oakland Raiders, Tampa Bay Buccaneers ve Cleveland Browns muhteşem beşlisi maçlarını kazanarak ikinci haftaya damga vurdular. Ligde istenen denklik sağlandı mı? Herhangi bir Pazar günü (Any Given Sunday) her takım gerçekten kazanabilir mi? Yoksa ben geçen hafta Raiders ve Jaguars’la dalga geçtim diye müstehak mı? Bu beş takımdan playoff’a çıkan olabilir mi?
Görkem Şahinoğlu: Denklikten bahsetmek için çok erken ki burada bahsedildiği gibi bir denklik ligin doğasına aykırı zaten. Birileri iyiyken birilerinin kötü olması gerekiyor ama bu kötüler arada değişse hiç fena olmayacak. İşte bunu tartışabiliriz, buna göre de özellikle Jaguars ve Raiders’ın doğru yolda ilerlediğinden bahsetmek mümkün. Blake Bortles ve Derek Carr ne kadar büyümeye devam ederse Jags ve Raiders o kadar üst katmanlara tırmanacaktır. Realistik olarak düşüneceksek bu beş takım içinde herhangi birinin playoff yapması biraz hayalcilik olur ama bunu başarmaya en yakın takım Redskins olur sanki. Hem NFC East’in içinde bulunduğu mevcut durum hem de diğerlerine oranla daha oturaklı bir kadroya sahip olmaları beni bu düşünceye sevk ediyor. Tabi Famous Jameis’in durumuna bağlı olarak Tampa Bay’in de bir şansı olabilir.
Berkan Uzun: Hakketen ne oldu geçen hafta biri bana açıklayabilir mi? (Ben anlatamıyorum)
Berk Orkun: Jags, Bucs ve Browns maçlarını izleyemedim, ancak Redskins ve Raiders’ı takip etme fırsatım oldu. Redskins iki maçtır inanılmaz bir defansif performans sergiliyor, buna son maçta Matt Jones’un güzel performansı da eklenince galibiyetin gelmesi pek şaşırtıcı olmadı açıkçası. Raiders cephesinde de tam tersi bir durum söz konusu, hücum bu hafta çok iyi işledi, Derek Carr ve Amari Cooper yıldızlaşarak takımın yükünü omuzlarına aldılar, savunma ekibinin ise vasat düzeyde kalması yeterli oldu. Ancak tüm bunlara rağmen Any Given Sunday kuralının hala geçerli olmadığını, hatta yakınında bile olmadığımızı düşünüyorum. Muhteşem beşli içinden Redskins ve Raiders gözle görülür biçimde daha iyi durumdalar, Browns ise hala tırmalıyor. Raiders savunması safety problemini çözer, Redskins hava hücumu da ivme yakalarsa bu ikili için o kuralı devreye sokabiliriz, ama diğerleri için konuşmak güç.
Indianapolis ne oldu da at tepmişe döndü? Geçen seneki kadroyu az çok koruyabilmişken bir de üstüne Frank Gore ve Andre Johnson eklenince takıma nazar mı değdi? Yoksa daha iki hafta olduğundan fazla telaşlanmamak mı gerekiyor?
Görkem Şahinoğlu: Geçen hafta benzer soruyu ben de sormuştum ve ortak görüş telaşlanmak için henüz erken olduğuydu. Hala telaşlanmak için erken olabilir ancak Colts’un verdiği sinyaller hiç olumlu değil. Colts geçen sezon ligin en iyi hücumlarından biriydi ancak bu sezon iki maçın da ilk yarılarında skor üretemediler. Jets ve Bills ligin kalburüstü savunmaları olabilir ancak Super Bowl adayı bir takımın bundan daha iyi olması gerekiyor. Colts geçen sezon da lige 0-2 başlayarak konferans finali oynamayı başarmıştı ancak istatistiklerin söylediğine göre iki sezon üst üste sezona 0-2 girip de playoff yapabilen takım yok. Ancak Colts’un çok ciddi bir division avantajı var, division içindeki tüm maçları kazanmaları bile onlara yetebilir. Fakat iki maç sonunda şunu söyleyebilirim ki Colts hiç de Super Bowl adayı bir takım görüntüsü çizmedi. Savunmalarının kötü olmasını zaten bekliyorduk da hücum da bu çizgide devam ederse Chuck Pagano’ya sezon sonu elveda deriz.
Berkan Uzun: Colts toparlar, Andrew Luck’a bir şey olmadığı sürece takımın zorlanacağını düşünmüyorum. Luck sağlamasa Colts da sağlam. Ty Hilton döndü, Andre Johnson’da takıma adapte olacaktır. Frank Gore da toparlarsa Colts hücum olarak gene üst seviyelere çıkar. Şuan O-Line çok sıkıntılı gibi gözüküyor ama onlarda toparlayacaktır.
Berk Orkun: Bence çok da telaşlanmamak gerekiyor. İlk maçta Bills gibi kalibresi çok yüksek bir takıma karşı mücadele ettiler ve yeniden şekillenen yer hücumu Gore’un liderliğinde pek de efektif işler yapamadı. Ancak ikinci hafta da üzerine hiçbir şey koyamadığınız zaman şapkayı önünüze koymanız gerekir neyi yanlış yapıyorum diye. Ben hala Colts’un önemli bir şampiyonluk adayı olduğunu düşünüyorum, iki maç üst üste kaybetmek çok büyük bir momentum kaybına sebep olsa da. Andrew Luck hava hücumunu ayağa kaldırmanın yolunu şu veya bir şekilde bulacaktır, etrafında önemli bir receiver grubu var.
Türkiye’de Amerikan futbolu nasıl kurtulur? Şaka, şaka… İlk iki haftada gözünüze çarpan çaylak oyuncu oldu mu? İlerleyen haftalarda hangi çaylak oyuncunun kendisini göstermesini bekliyorsunuz?
Görkem Şahinoğlu: Marcus Mariota ve Jameis Winston inişli çıkışlı ilk iki hafta performansı gösterdi ki bu oldukça normal bir şey. Mariota’nın ilk hafta performansı gerçekten çok özeldi. Bu ikiliyi bir kenara koyarsak izlediklerim arasında benim en çok dikkatimi çeken iki oyuncu Chiefs cornerback’i Marcus Peters ve Falcons running back’i Tevin Coleman. Peters zaten draft öncesi değerlendirme yazılarımda da bahsettiğim üzere bu sınıfın en iyi cornerback’i olduğunu daha iki maçtan kanıtladı. İki maçta iki interception oldukça iyi ve izlerken insanda gerçek bir lockdown corner hissi uyandırıyor. Gelecekte çok iyi yerlerde olacağını düşünüyorum. Tevin Coleman da running back sınıfının underrated oyuncusuydu ki daha sezon başında formayı starter olarak kaptı. İlk iki maçta gösterdikleri ile Falcons’ın Michael Turner sonrası aradığı oyuncu olacağının ipuçlarını verdi. Bunların dışında Amari Cooper’ın bu haftaki oyununun sadece fragman olduğunu ve T.J. Yeldon’ın da önemli bir oyuncu olacağını düşünüyorum.
Berkan Uzun: Marcus Mariota’yı tek geçiyorum. Tek sıkıntısı Titans’ın oyun kurucusu olması. Belki daha iyi bir takıma gidebilirse daha iyi işler yapabilirdi ama hep beraber bekleyip göreceğiz.
Berk Orkun: Dorial Green-Beckham, Matt Jones ve Tevin Coleman’ın performansları etkileyiciydi. İlerleyen haftalarda T.J. Yeldon, Trae Waynes ve Philip Dorsett’ten önemli performanslar izleyeceğimizi düşünüyorum, ayrıca DeVante Parker’ın hala oynamamış olması ve Jay Ajayi’nin sakatlık durumu da ayrıca can sıkan noktalar, çaylaklar konusu açısından…